Dünyada altın fiyatlarının yukarı yönlü seyrini sürdürmesiyle birlikte, Türkiye’de tasarruf sahipleri de yeniden bu güvenli limana yöneliyor. Uzmanlar bu doğrultuda “yastık altı” altın talebinin artabileceği görüşünde.
Türkiye gibi altın talebinin yüksek olduğu ülkelerde, bireysel yatırımcıların fiziki altına yönelmesinin ardında hem ekonomik belirsizlikler hem de kültürel değerler yatıyor. Örneğin, World Gold Council’in verilerine göre Türkiye bar ve sikke tipi altın talebi bakımından dünyada dikkat çeken pazarlar arasında bulunuyor.
Türkiye’de Altına Yönelim: Neden?
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Türkiye’de vatandaşların evlerinde veya kasalarında tuttuğu tahmini altın birikiminin 400 – 500 milyar dolar seviyesinde olduğunu açıkladı. Bu yüksek oran, halkın “altın hem bir yatırım aracı hem de güven hissi veren bir birikim biçimi” olarak gördüğünün göstergesi.
İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın da bu durumu şöyle ifade ediyor:
“Türkiye’de altın artık kısa vadeli spekülasyon aracı olmaktan çok, güvende hissettiren bir tasarruf aracı hâline geldi.”
Prof. Alçın, altının aynı zamanda “hayatın pek çok alanında kıymetli bir hediye” ve kültürel bir sembol olduğunu belirtiyor.
Fiyatlar ve Talep: Şu An Ne Durumda?
Gram altın fiyatları yıl başında yaklaşık 3 000 TL civarındayken, Ekim ayında 5 900 TL seviyelerine kadar yükseldi. Şu sıralar yaklaşık 5 500 TL seviyesinde işlem görüyor.
Dünyada ise ons altın fiyatı 2025 yılında 4 000 dolar civarında… Bu sınırlı geri çekilme, vatandaşlar tarafından “yeni bir alım dalgası için fırsat penceresi” olarak değerlendiriliyor.
Küresel Yönelim ve Türkiye’nin Konumu
Sadece bireysel yatırımcılar değil, küresel merkez bankaları da altına yöneliyor. Örneğin 2024’ün üçüncü çeyreğinde merkez bankaları net alımlarını artırdı. Türkiye de bu alanda etkinliği daha yüksek ülkeler arasında gösteriliyor. Ekonomist Dr. Cüneyt Akman, Türkiye’de yüksek enflasyon ve döviz kuru risklerinin altına olan ilgiyi canlı tuttuğunu vurguluyor:
“Türkiye bugün dünyada sürekli yüksek enflasyonla yaşayan ülkelerden biri. Bu yüzden halk altını ‘bitmeyen enflasyona karşı korunak’ olarak görüyor.”
Yeni Bir Yükseliş Dalga mı?
Analistler, kısa vadede dalgalanma olsa bile orta-uzun vadede altın fiyatlarının yönünün yukarı olabileceğini düşünüyor. Türkiye özelinde ise:
- Yüksek bireysel altın stoku,
- Ekonomik belirsizlik ortamı,
- Kültürel olarak altına verilen önem,
gibi etkenler altın taleplerini desteklemeye devam ediyor.
Ancak her yatırımda olduğu gibi altında da risklerin olduğunu unutmamak gerek: döviz kuru hareketleri, merkez bankası politikaları ve küresel ekonomideki gelişmeler kısa vadede fiyatları etkileyebilir.





