Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) ile Sürdürülebilirlik Akademisi iş birliğinde düzenlenen 11. Sürdürülebilir Gıda Zirvesi, “Gıdanın Geleceği için Dönüşüm” temasıyla İstanbul’da gerçekleştirildi. Gıda zincirinin yeniden yapılandırılmasını hedefleyen zirve, akademiden sanayiye, finanstan sivil topluma kadar sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirdi.
“Her Üç Gıdadan Biri İsraf Ediliyor”
Zirvenin açılış konuşmasını yapan TÜGİS Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Sidar, dünyada üretilen gıdanın miktarına rağmen adil bir dağılım sağlanamadığına dikkat çekti. Sidar, küresel ölçekte üretilen her üç gıdadan birinin israf edildiğini, bunun ekonomik karşılığının yaklaşık 1 trilyon dolar, çevresel etkisinin ise yıllık 3 milyar ton karbon salımı olduğuna dikkat çekti.
Tarımda ciddi yapısal sorunlar bulunduğunu ifade eden Sidar, sektörde çalışan her dört kişiden birinin kayıt dışı olmasına karşın, tarım teknolojilerine yapılan yatırımların son 10 yılda dört kat arttığını söyledi. Sidar, bu çelişkinin eşitsizlikleri derinleştirdiğini belirterek, gıda israfının artık yalnızca bir çevre sorunu değil, bir yönetim meselesi olarak ele alınması gerektiğini dile getirdi.
“Sağlıklı Toprak, Daha Yüksek Verim Demek”
Rejeneratif tarım, döngüsel ekonomi ve dijitalleşmenin önemine değinen Sidar, sağlıklı toprağın verimi yüzde 20’ye kadar artırabildiğini, veri temelli tarım uygulamalarıyla ise çiftçilerin aynı araziden yüzde 15–20 daha fazla ürün elde edebildiğini ifade etti. Zirvede ortaya çıkan fikirlerin raporlarda kalmayacağını, sahaya yansıtılacağını belirten Sidar, “Gıdayı doğru yönetebilirsek, geleceği de yönetebiliriz” dedi.
“Söylem Değil, Eylem Zamanı”
Sürdürülebilirlik Akademisi Başkanı Murat Sungur Bursa ise iş dünyasının sürdürülebilirlik konusunda artık izleyici konumundan çıkması gerektiğini söyledi. Bursa, sürdürülebilirliğin yalnızca bir söylem değil, somut uygulamalarla desteklenmesi gereken bir sorumluluk olduğuna dikkat çekerek, gıdanın sürdürülebilirliğinin insanlığın geleceğiyle doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı.
2025’te 1,2 Milyon Gıda Denetimi Yapıldı
Zirvede konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Ersin Dilber, gıdanın artık yalnızca bir üretim meselesi değil; güvenlik, sağlık, çevre ve sürdürülebilirlik başlıklarının merkezinde yer aldığını söyledi. Bakanlık olarak suyu merkeze alan bir üretim planlaması yürüttüklerini belirten Dilber, 8 bini aşkın denetçiyle yılda 1 ila 1,5 milyon denetim gerçekleştirdiklerini aktardı.
Dilber, 2025 yılı içinde yaklaşık 1,2 milyon denetim yapıldığını, mevzuata aykırılık tespit edilen yaklaşık 29 bin işletmeye toplam 2,5 milyar TL idari para cezası uygulandığını, 540 işletme hakkında ise savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu açıkladı. Taklit ve tağşişle mücadelede şeffaflığın esas alındığını vurgulayan Dilber, bugüne kadar 2 bin 300’den fazla ürünün kamuoyuyla paylaşıldığını söyledi.
“700 Milyon İnsan Açlıkla Mücadele Ediyor”
Zirvede söz alan eski Tarım ve Hayvancılık Bakanı, TARPOL Yönetim Kurulu Başkanı Mehdi Eker, dünyada açlık, obezite ve israfın aynı anda arttığına dikkat çekti. Eker, yaklaşık 700 milyon insanın açlıkla karşı karşıya olduğunu, buna karşın üretilen gıdanın üçte birinin israf edilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti. Türkiye’de kişi başına yıllık gıda israfının 102 kilogram seviyesinde olduğunu belirten Eker, bu tablonun ancak tüm paydaşların koordinasyon içinde çalışmasıyla değiştirilebileceğini söyledi.
“İsrafsız Şirket” Yaklaşımı
Ülker CEO’su Özgür Kölükfakı ise sürdürülebilirliğin çevresel, toplumsal ve ekonomik değer üretmek anlamına geldiğini belirtti. Şirket olarak üretimden tedarik zincirine kadar tüm süreçlerde “İsrafsız Şirket” anlayışıyla hareket ettiklerini vurgulayan Kölükfakı, karbon salımını artırmadan büyüdüklerini ve onarıcı tarım projeleriyle sürdürülebilir tarımı desteklemeyi sürdürdüklerini ifade etti.





